13 Ekim 2007

hayat ne tuhaf facebook'ta eski bir tanıdığı görmek falan



öylece karşımda duruyordun kollarını iki yanında kavuşturmuş, objektife 33%'lük bir gülümsemeyle bakarken. hiç değişmemişsin diye yazmayı düşündüm; "en son görüştüğümüzden, hayatımdan çıkmayı seçtiğinden, bırakıp gittiğinden beri. kaç yıl geçmiş aradan, aynı gülümseme, aynı bakışlar. muhtemelen tek fark, ağarmaya başlayan saçlarını kapatmak için daha fazla boyaya ihtiyaç duyuyorsun. ve o hüzünlü bakışların üzerine bilgelik eklenmiş; hayatı çözmüş gibi bakıyorsun".

sonra -muhtemelen karşına çıkan ilk erkekle- evlenmiş olduğunu fark ettim, onun soy ismini aldığını. bazen kopmuş bir bağlantıyı onarmak için elimize fırsatlar geçer ama bazı zamanlar bunu yapmaktan kaçınmalıyız. mesaj göndermekten de, seni dürtmekten de vazgeçtim; "forget her".

bir yerlere varmak yerine, bir şeylerden kaçmak için bir yerlere tutunmaya çalışanların çoğunlukta olduğu bir dünya bu. ve sen de yıllar önce, o zamanlar benim de yaptığım gibi bir şeylerden kaçmayı seçmiştin. bense artık bunu yapmıyorum, kaçmıyorum, -eninde sonunda bir yerlere varmak için- bir yerlere tutunmadan yolumu bulmaya çalışıyorum. gerçi fotoğraf albümündeki bakışların her şeyi anlatıyor ama umarım mutlusundur. iyi bayramlar.

14 yorum:

Adsız dedi ki...

kaçmak içn onca uğraşıp biri bizi yakaladığında yahut biz birini...ne de saçmasapan bir mutluluk olabiliyor dünyaa..facebook u neden çok sevdiklerini anlamıyorum..eski tanıdıklara bu kadar ihtiyaç var mıydı? birbirimizden kaçmamış mıydık? şimdi tutmakla kaçmak arası saçmasapan haller, mutluluklar..
bizden adam olmaz bunu bil!

teyzenteyfik dedi ki...

aaa, gercekten buldun yani?
enteresan!

su facebook`u anlatirlardi da inanmazdim.

Elsa dedi ki...

az önce de başka bir blogta facebookta eski kocasını ve onun yeni karısını bulan birisine rastladım.

gercekten, kaçtıgımız uzaklaştıgımız veya bizden uzaklaşanları bulmak yeniden görmek nasıl bir duygu bu merak etmekteyim. bir bakıma hayat gercekten çok acayip, yaşamak da ilişkiler de.

Sera dedi ki...

facebook nedir ya? Neden hayaletlerle yüzleşmek isteyim ki? Kim var ki hatırlamak istediğim, görüşmek istediğim, tekrar sarılmak istediğim. Arayıp bulup öldürüp intikam almak için falan üye olma imkanı varsa geleyim.

Adsız dedi ki...

facebook'a girdim bir bakayım dedim, üye filan olmadan. sonra adını ve soyadını hatırladığım, merak ettiğim kimse olmadığını farkettim, onca insanın vardı ama benim yoktu, ne tuhaf...
ben sevmedim bu işi... ntv'de, cnbc-e'de deli gibi reklamı yapılıyor bu sitenin ne diye? sende mi Brutüs diyesim geliyor sevgili seri-katil, ne diye?

Adsız dedi ki...

facebook'ta seda sayan beni arkadaşlarına eklemiş:))

Adsız dedi ki...

Gülüşüm neden %33lük ki? Neden acaba? Bir nedeni olabilir mi sence gülüşümü bir türlü tama tamamlayamayışımın? Vardır tabii..

Aslında ben hiç, hadi geçtim de 80leri, 70leri, şöyle doya doya yayıla yayıla %50lik güldüm mü hiç bir sor bakalım... Sormazsın... Hep suçlarsın... Ama hiç sormazsın... Keşke sorsaydın o ilk bulduğun dediğin erkeğe kadar... Keşke bir sorsaydın...

Ama sen daha ziyade yazmayı seversin, sormayı değil... Sormak bana mahsustur... Cesur enayiler sorar sadece... Sen sormaya da mahal vermeden kaçanlardansındır... Evet böylesi daha iyi aslında... Boşversene...

anselmo dedi ki...

hey missmarple, bu 'case' benim, lütfen kenara çekil. hem bu işler csi-fikirtepe izlemeye benzemez;)

...

ve sevgili isimsiz -bu arada neden bir ismin yok?-,

sanırım bir yanlış anlaşılma var; büyük ihtimalle sözünü ettiğim kişi sen değilsin ve muhtemelen ben de sandığın kişi değilim.

ya da en azından bir ipucu ver; bu yazıdaki 'eski bir tanıdık'ın sen olduğunu düşündüren nedir? sonra eğer doğru kişiysen -ve hâla varsa- sorularının cevabını vermeye hazırım.

Adsız dedi ki...

Sana bunun bir yanlış anlaşılma olduğunu düşündüren nedir? O ihtimalin büyüklüğü nereden gelmekte sayın cesare?

imza: halâ isimsiz

anselmo dedi ki...

sayın isimsiz,

1. bu bir tahminden ziyade 'temenni'ydi.
2. artık sesli harfleri yumuşatmak için şapka kullanmıyoruz; "hala"
3. henüz bir isminizin olmaması hoşuma gitmiyor. tdk'nın kişi adları sözlüğünden kendinize bir isim seçip hemen kullanmaya başlayabilirsiniz. beleş.

Adsız dedi ki...

O zaman ben karıştırmış olmalıyım; bizim seslilerimiz hep yumuşaktı çünkü...

isimle ilgili geniş bir çalışma yapmalıyım. beleş sirke olayı beni bozar...

Adsız dedi ki...

kendimi o gün neden onlarin 200 arkadasi var da (ki eski sevgilinin 200'den fazla arkadasi olmasi koydu sanirim:) benim sadece 60 diye düsünürken buldum ... ilkokul arkadaslarimin isimlerini hatirlamaya calistim.. olmadi.. aklima gelmedi.. cünkü ben ilkokul 4'de o sehiri terk ettim.. kimsenin soyadini bilmiyordum ki ben 10 yaslarinda.. sonra kimseleri yeniden görmedim sinifimdan .. cünkü ben baska bir sehire degil.. baska bir ülkeye gitmistim...gittigim ülkede ilkokulda ki arkadaslarimin hepsi Türktü.. hic alisamadim.. yurt disinda dogmus o cocuklara... eve aglayarak gelirdim.. yabanci arkadaslarla bir grup kurmustuk.. sinifta ki tek 3 sarisin cocuk ben, benim gibi gelmis olan diger bir Türk arkadasim ve Fasli bir kiz...Bulundugum ülkenin dilini ise sadece onlarla iletisim icerisinde oldugum icin bu kadar cabuk ögrenebilmistim... onlarla ortaokula baslayinca yollarimiz ayrildi.. ortaokulda arkadaslarim dedigim insanlar tarafindan dislandim sonralari.. simdi ki özgüvensizligim ise onlardan kalma... ne büyük bir damga vurdu onlar hayatima.. hic bir zaman soyadlarini aklimda tutmadim onlarin.. belki de aklimda hic bir zaman sevmedigim insanlarin soy isimlerini hatirlamamamda bundan kaynaklaniyor. sonra lise.. ortaokuldan cogu kisiyle ayni liseye gittim.. ama baska siniflara dagildik.. yeni arkadaslar edindim tabiki.. nedense simdi geriye baktigimda lisede cok farkli iyi anlastigim arkadaslarim oldu .. ama onca yildan sonra.. facebook olmadan önce de görüstügüm 4 kilit arkadasim vardi zaten.. facebook ciktigindan ve ben üye oldugumdan beri.. arkadas kelimesinin iceriginin arayisina girdim.. bir sitenin beni bu kadar eskilere.. güvensizliklerime.. üzüntülerime, eski sevgilinin resimlerine götürebilecegini düsünmemistim... kendime güldüm sonra.. düsündüklerime.. belki fazlasiyla kisisel oldu bu yazi... belki moralimin iyi olmadigi su an bunlari yazma geregi duydum... istersen silebilirsin ... dedigin gibi bir de keske forget her/him secenegi olsaydi ... iyi geceler..

Adsız dedi ki...

Bahsedilen bensem - ki resim bana benziyor & anlatılanlar da taraflı olmakla birlikte kısmen alakalı gibi - peki bu 'isimsiz' insan kim?

Adsız dedi ki...

bahsedilen sen değilsin pamparella. en azından sözü edilen kişi istanbul'da yaşamıyor -olası bir yanlış anlaşılmayı önlemek istedim-.